5 Ocak 2018 Cuma





Akdeniz Üçgeni
ŞEYTAN ÜÇGENİ DEĞİL
 nazanss.blogspot.com



Antalya’da olduğum zamanlarda bu muhteşem şehrin tadını tam çıkartmaktan yanayım.
Dolaşıyorum, araştırıyorum ve yeni ne var onu görmeye gidiyorum.
Kız kardeşim Suzan, ‘Karaoğlan Parkına gidelim’ dediğinde doğal güzelliğini özlediğim parkın görüntüsü gözlerimin önüne geldi ve hemen ‘gidelim’ dedi.
İyi ki demişim.
Park muhteşem. İlk gördüğüm zamandan şimdiye uzun yıllar geçti geçmesine de orası güzelliğini ve ziyaretçilerini hiç eksiltmedi.
Yine kalabalıktı,
Yine denizi izlemek isteyenler vardı,
Yine mavi yeşil sevdalıları güzel çayların içildiği ve denizi doyarak izlenilen cafeleri doldurmuşlardı.
Elbette bende çay düşkünü biri olarak bu fırsatı kaçırmadım.
Fakat beni bu güzelliklerden başka;
AKDENİZ ÜÇGENİ
Denilen muhteşem eser fazlasıyla ilgilendirdi.
Resimler çektim ve hatıralarıma hediye ettim.
Elbette sizlere de tanıtmak istedim.
Bir yerde yazılanları aktarayım hep birlikte bilgimiz olsun, sonra ben gördüklerimi anlatmaya devam edeyim.

Akdeniz Üçgeni, Antalya’nın Akdeniz’i seyrettiği noktalardan birinde, gölgenin mekânsal gücünü denemek için tasarlanmış, tamamı ahşaptan imal edilmiş bir strüktür.
Arasına yerleştiği iki ağaçla gün boyu işbirliği yaparak, değişen ışık ve gölgelere sebep olan ahşap üçgenler, kamusal alanda bir yerleştirmenin insanla, güneşle, gökyüzü ve manzara ile kurabileceği ilişkileri çoğaltmayı amaçlıyor.

Strüktür 180 adet 60 mm X 80 mm kesitinde GL24h mukavemet sınıfında ithal duo yapısal lamine ahşap profilin, ahşap için özel üretilen Spax marka vidalar ile birleştirilmesinden oluşan eşkenar üçgenlerin, 4’er derecelik açılar ile aynı eksen etrafında döndürülerek arka arkaya dizilmesinden meydana geliyor.  Strüktür, zemin üzerinde kendi ağırlığı ile durmaktadır.(alıntı)

Güneş, dalga geçer gibi eğlenti halindeydi,
Işıklarla ince tahtalar ve üçgenler hareket mi ediyorlardı bana mı öyle geliyorlardı?
Ya gölgelere ne demeli,
Saatle yarışıyorlar, burada daha koyu
Yok olmadı burada farklı misali fotoğraf çektirmeyi sevenlere ikramlarda bulunuyorlardı.

Gerçekten üçgenler insanla, güneşle, gökyüzü ve manzara ile kurulabilecek en güzel görüntüleri gözler önüne seriyorlardı.

Ne güzeldi ahşap üçgenler,
Ne güzeldi ışık oyunları,
Ne güzel bakıyordu güneş onlara
Ne güzel saklanıyordu gölgeler.

Çok beğendim çok.

Antalya’da olmak ve beğenmek ilavesi olarak çok beğendim demek burada abartılı bir şey değil.
Hep çok beğenilecekler var Antalya’da…
Bir başka beğenimde buluşuncaya kadar, hoşça kalın.


Nazan Şara Şatana

nazanss.blogspot.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder