13 Mart 2018 Salı





Tarihe Kıymayın

nazanss.blogspot.com




Ben tarihi eserlerde yapılan tahribatlara çok üzülüyorum. Kimler nasıl kıyıyorlar?
Ne yapmak istiyorlar.
Onlar bizden sonraki nesiler içinde gerekli.

Kimin hakkı var tarih hazinelerini katletmeye.
Kimin hakkı var onları korumamaya anlamıyorum.

Sizlere Kayseri Yeşilhisar – Erdemli’yi anlatmak istiyorum.

Erdemli, Kayseri ilinin Yeşilhisar ilçesine bağlı bir köy. Burada anlatacak, aktaracak o kadar çok şey var ki…

Battal Gazi Erdemli köyü için:
“Eğer ben bu köyü düşmandan kurtaramazsam bana Er demesinler” demiş.
Köyü feth etmiş. Adı Erdemesin olmuş.

Battal Gazi öyle deyince adı da öyle olmuş olmasına da sonradan Erdemli olarak değişmiş.

İçeri köy kayalar oyular yapılanmış, dışarı köy ise taştan evlere denilmiş.
Tabi zamanla içeri köy de kimse yaşamamaya başlamış.

Köyde birçok tarihi eser bulunmakta olup bunun yanında Kiliseler, mağaralar, eski resimler, kabartma sütunlar, tüneller, sifalı olduğu düşünülen yeraltı suları ve bu su için yapılmış bir havuz, keşfedilmeyi bekleyen yeraltı şehirleri bulunmaktaymış.

Burası Yeşilhisar’a bağlı.
Diyeceksiniz ki ‘Tamam anladık ne anlatmak istiyorsunuz?’
Anlatmak istediğim tarihe sahip çıkmayışımız,
Değerleri ölçülemeyecek zenginlikte olan bu muhteşem yerleri hunharca kullanmamız.
Bu ve bunun gibi tarihi yaşam alanlarının yok olup gitmesi. Düşünün lütfen:

Erdemli köyünde bulunan ve binlerce metrekarelik alana sahip tarihi yaşam alanları ilgisizlikten dolayı harabeye dönüşmüş…
Burası 2000 yıllık bir yer ve burada o tarihte kiliselerdeki resimler artık yok olmaya başlamışlar.
Oysa burada neler yok ki;
Yeraltı tünelleri, gizli geçitler.
Bunlar bile incelenmesi gereken, nedenleri aranılan olaylar değil midir?
Kayalardaki oyularak yapılan işlemeler birer sanat şaheseri.
Dünyanın birçok ülkesini gezdim.
Tarih turlarına katıldım.
Bizdeki gibi değerleri bulsalar inanın turistler kapılarında sıra olur.
Bazen anlamsız bir taş parçasına uzun süre bakanları gördüm.
Tarihi olmayan Amerika’nın bile varmış gibi gösterdiği tarihine şahit oldum.
Bizde her taşın her toprağın tarihi vardır çok eskilere dayanır.
Bizde olmayan merak.
Biz magazinsel merakla yaşadığımız için gerisini heba ediyoruz yazık.
Ben yinede bulduğum her bir güzelliği ufak da olsa sizlere aktaracağım.

Düşünün lütfen; sizlere aktaracaklarım yabancı ellerde nasıl kıymetli olur?

Kayaların üzerine yapılan işlemeler,
Kiliseler içerisine yapılan resimler,
Gizli tüneller,
Gözetleme,
Savunma,
Aydınlanma pencereleri,
Kuşluklar,
Hayvan besleme alanları,
Kiliseler,
Mağaralar,
Eski resimler,
Kabartma sütunlar,
Tüneller,
Şifalı olduğu düşünülen yeraltı suları ve bu su için yapılmış bir havuz, keşfedilmeyi bekleyen yeraltı şehirleri olsa ellerinde dünyanın haberi olmaz mıydı?
Ayrıca; her ihmal edilen yer turizm açısından büyük bir kayıp, bizden sonrakilerin hakkından almak ve ciddi şekilde haksızlık değimlidir?
Bence öyledir…

Bakın bir başkası orası için ne yazmış;
“İnsanlığın ortak mirası olan bu yapıların emaneti şimdi bizlerdedir. Onlara gerekli değeri vermek ve onları korumak bizlerin görevidir.”

Tarih büyük hazinedir. Her şeyden daha değerli…



Nazan Şara Şatana


nazanss.blogspot.com


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder