6 Aralık 2017 Çarşamba




























Topkapı şifresi

Tarihi-Dram-Aksiyon

ROMAN
PROJE VE SENARYO

NAZAN ŞARA ŞATANA

nazanss.blogspot.com



Osmanlı Soyundan gelen Nis’te, Osmanlı örf adetleri içinde yaşayan Devlet Sultan’ın, Paris’te yaşayan sosyetenin yakından tanıdığı ressam torunu Şehzade Fatihcanhan ve kardeşi Rüzgârhan’ı İstanbul’a göndermesi ile konu başlar.

Vatanlarını ve İstanbul’u hiç görmemiş olan bu iki şehzade büyük heyecanla çocukluklarından beri anlatılan atalarının şehri İstanbul’a gelirler. Küçük şehzade İstanbul’u görmeleri için geldiklerini sanırken Fatihcanhan burada babaannesi tarafından Topkapı Şifresini bulmaya gönderilmiştir.

Geldikleri gece saldırıya uğrayan iki şehzadeden Fatihcanhan yaralanmıştır. Rüzgârhan’ın çaresizlikle bağırıp ‘Biz yabancıyız bize yardım edin’ seslerine yakınlarından geçen polis arabasından ve ileride yakın dostları olacak olan Cihan komiser gelir. Fatihcanhan hastaneye kaldırılır ve ameliyata alınır.

Birkaç gün sonra olay basında duyulur. Yerli ve yabancı medya hastaneye akın eder. Fatihcanhan burada gazeteci Ruzi ile tanışır.
İlk andan itibaren aralarında yakınlaşma olur.
Bundan sonraki olaylar birbirini takip edecektir.

Dünya basını haberi yayınladığında Fatihcanhan’ın ailesi olayı televizyondan öğrenip kalabalık olarak İstanbul’a geleceklerdir.
Basında bu da büyük ilgi görecektir.
Olaylar her gün biraz daha karışacaktır.
Aile içinde Nis’te ciddi sorunlar vardır.
Bu sorunlar İstanbul’a da taşınmış olacaktır.
Fatihcanhan Türkiye’ye geldikten sonra özellikle İstanbul’da bazı olayları birebir yaşamak, atalarının neler yaptığını neler olduğunu öğrenmek için ciddi araştırmalar yapmaya başlayacaktır.
Eskiden turist rehberi olan Ruzi ile birlikte Ayasofya’yı gezecek ve onun anlatılarını kendi bildikleri ile birleştirerek yeni fikirlerin ortaya çıkmasını sağlayacaklardır.
Kutsal Kâse’den, İlluminati ’ye ve birçok örgütlerin, tarikatların tarih boyu yaptıklarının araştırmasını yapmaya başlayacaktır.
Ailede hasret kaldıkları öz vatanlarının her tarafını gezmek, bilmek ve öğrenmek için çeşitli yerleri gezmektedirler.
Fransa’da Osmanlı Vakfının etkin bir üyesi olan hatta zaman – zamanda başkanlığını yapan Devlet sultan burada Fatihcanhan’ın ve gelinlerinin bilmediği merak ettiği kişilerle görüşecektir.
Topkapı sarayı gezileri sırasında çektikleri resimlerde Fatihcanhan ve Rüzgârhan’ın anneleri olan Mihriban sultan arka planlarda tanıdık bir yüz seçecektir.
Ciddi bir şok yaşayan kadın sebepsiz olarak uzun yıllar önce kaybolan eşini bu resimlerde görecektir.
Fatihcanhan’da tam o zamanlarda babası ile karşılaşacaktır.
Birileri onları takip etmektedir.
Birileri onları toplantılarına davet edecek, toplantılarında kendilerine katılmalarını isteyeceklerdir.
Ankara’ya, Ruzi’nin ailesine kara yolu ile giderken başlarına gelen tuhaf olaylar birbirini kovalayacak Fatihcanhan bir yaralanma olayı ile suçlanacaktır.
Ruzi’nin tarih profesörü yakınlarının evlerindeki büyük buluşmada tarih masaya yatırılacak neler olduğu ya da neler olacağı derin bir şekilde anlatılacaktır.
Konuşmalar araştırmalar, kaçırılmalar, yaralanmalar, toplantılar ve bilinmeyenler o kadar çok üste - üste olacaktır ki Fatihcanhan şaşkın olarak ne yapacağını, kimleri suçlayacağını, kimler için üzüleceğini kimlere savaş açacağını kimleri göğsüne bastıracağını bilemeyecektir.
En büyük şunun ise babasının uzun yıllardır babaannesi ile görüştüğünü bildiğinde olacaktır.
Babası Türk hükümeti için çalışıyordur.
Babaannesini her zaman Bir Osmanlı sultanı olarak düşünen Fatihcanhan babaannesine kin duyacaktır.
Annesinin babasını affetmesini anlayamadığı gibi uzun yıllardır çatıştığı amcasının oğlunun da başka bir yüzünü görecektir.
Paris’te butik sahibi olan Türkçe bilmeyen kız kardeşi, bir asil olmadığı için evlenen halasını affetmeyen babaannesi, arkadaşları, amcasının kızları ve eşlerini ve Ruzi’nin ailesinin değişik yüzlerini gördükçe heyecanlanacak, çıkmazların içinden nasıl çıkacağını, nasıl düzeleceğini, neler yapacağını bilemeyecektir.
Çağ atlatan bir padişahın, bir hünkârın soyundan gelen Fatihcanhan şifrenin parçalarını hazırlayıp basına ve halka açıkladığı zaman Topkapı sarayında mehteranın sesleri eşliğinde Topkapı sarayına giriş kısmına baktığında atının üzerinde Fatih Sultan Mehmet’i görecektir.
Kufi yazısı ile yazılmış parçalar bir araya gelecektir.
Fatih Sultan Mehmet asırlar sonrasına insanlığı yeni bir çağa gireceklerini müjdesini vermektedir.
Altın çağa girilecektir.
Çağ atlatan hünkâr altın çağa girileceğinin de müjdesini vermiştir.
Topkapı şifresi, Topkapı Sarayında tüm dünyaya canlı olarak yayınlanmıştır.
Bundan sonraki olaylar aile içi çatışmaları yerine aile içi barışmaları, aşkları güzellikleri olarak devam edecektir.

Topkapı Şifresi bu günü ve geçmişi anlatmaktadır.
İstanbul’un fethinin anlatıldığı kitapta, sürgüne giden saltanatın nasıl gittiği neler yaptığı ve şimdi nerelerde olduğu anlatıldığı gibi, Osmanlı Vakfı çalışmaları, şehzade ve sultanların neler yaptıklarından da söz edilmektedir.
Dünyadaki birçok tarikatın yaptıkları iyileri ve kötüleri ile söz edilirken, Mevlana Celalettin-i Rumi’nin Fatih Sultan Mehmet’in akrabası olduğu, onun fikirlerinin insanlık üzerinde etkilerinden söz edilecektir.

Sultanların büyük aşkları anlatılırken Devlet Sultan, Bala Sultan, Mihriban Sultan ve Mediha Sultan’ın Fransa’da yaşadıkları aşkları gençlikleri çocukları ile savaşları yaşamları anlatılmıştır.

Topkapı Şifresi birçok karanlığı aydınlatılacak şekilde hazırlanmıştır.


ELİF KARAKAYA





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder