23 Eylül 2017 Cumartesi






Siyahtı Gece

Tam karanlık kucaklamamıştı daha genç kadını
İltimas haliydi besbelli arada ışıklar vardı beyaz aydınlatan
Belki de kadın ondan cesur olmuştu
Belki oydu onu korkutmadan iskeleden ayaklarını suya sarkıttıran
Siyah elbiseyi gecenin rengine inat mı giymişti
Kim daha kara misali
Zaten saçlar belde üstelik siyah değil miydi?
İskele tahta
Su soğuk
Hava nemli
Tam kâbus modeli gecede bu kadın kimin kimsesi veya kimin nesiydi
Yâda ne işi vardı ha koptu kopacak fırtına öncesi bu tahta iskelede
Hatta niye bu kadar hüzünle bakıyordu siyah sulara
Bu manzara izleme isteği değildi ki
Karanlıkta hangi panorama onu cezbetmişti ki
Yakamozlar bile gitmişti
Ayın peşine takılmışta terk etmişti bu izbe karanlığın sonsuzluğu gibi görülen yerden
İyi ya, diyorum ya o zaman bu kadın ne yapar burada
Bu soğuk
Bu karanlık,
Bu nemli yerde
Üstelik seslerde ağır
Uzaklardan bir iki ciyaklayan martı sesi
Kulağı rahatsız edermişçesine çırpındıkça çırpınan suyun deniz modelinin hareketli hali olan dalga sesi
Kadın hareketsiz
Belli aklı da öyle
Gözlerinde yaşlarda yok
Dudaklarında tebessümün olmadığı gibi
Kadın durgun
Kadın ölgün
Hareketsiz
Sona yumuşacık bir hareket
Kadın suda
Karanlığın içinde bir karanlık yavaşça yok oldu.

Bir ses daha geldi
Bu ses daha yüksek, daha güçlü daha heyecanlı
O ne?
Kara bulutlar gidiyorlar
O ne?
Ay topladı eteklerindeki ışıkları yakamoz yaptı hallerini aldı getirdi.
Bir adam beyaz gömlek
Kucağında siyahlı kadın
Kadın son anda derin bir nefes ve
Adam gülümsedi
Ve dedi ki
Geçiyordum gördüm.
Ve kurtardı.

Kimlerin hayatlarına son anda giren birileri olmaz ki. Tam bitti artık yok dediğimizde biri gelir bazen bir söz söyler bazen bir hareket yapar bazen de bir kapı açar.
Umut her zaman vardır
Ne kadar kara olursa olsun aydınlatacak biri gelir.

Ve deriz ki;
O gün başladı aslında yeni hayatım
Ve sen Hoş geldin:



Nazan Şara Şatana

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder