Venedik ve Maske
nazanss.blogspot.com
Venedik
denilince aklımıza gözleri saklayan siyah veya renkli maskeler gelir. Bunların
bir kısmı gözleri kapladığı gibi bazıları da tüm yüzü kapatır. Renklidir,
parlaktır, değişiktir ve en önemlisi maskenin arkasında kim olduğu bilinmez.
Venedik’e
gidenler mutlaka bir yâda iki maske hatıra olarak almadan dönmek istemezler ve
bende birkaç kez gittiğim bu enteresan yerden birkaç maske almışlığım hatta
hala saklamışlığım vardır.
Çok
değişik dedim burayı tanımlarken daha sade bir kelime bulamadığımdan değil de
gerçekten değişik bir yer olduğundan.
Sokaklar
toprak taş değil su.
Taksiler
gondol, dolmuşlar motor.
Lüks
felaket halde.
Hem
lüks hem felaket bir arada kullanılıyorsa bunun içinde bir sır vardır.
Var
tabi.
Su
siyah ve siz kayığın yâda tam tabiri gondolun içindesiniz.
Canlı
müze etrafınız, şaşkınlığınız had safhada, meraklı gözleriniz güzellik ve
bilinmezle gerçek anlamda afallamış durumda.
Ve
turist kaynıyor.
Üstelik
her devletten.
Ve
orası batmadan görülmesi gereken bir yer.
Nasıl
batmadan diyeceksiniz?
Diyenlerin
yalancısıyım.
Her
yıl biraz daha batıyormuş.
Venedik’le ilgili bir yazıyı aktaracağım:
Venedik, 118
ada ve 150 kanaldan oluşan, tüm trafiğin su üzerinde aktığı, 400’den fazla
köprünün içinden geçtiği bir yer.
Venedik’in
kazıkların üzerine kurulu bir şehir.
Su altında oksijen olmadığı
için çürümeyen ahşap aksine mineral düzeyi yüksek suya maruz kaldığı için kaya
gibi sert bir madde haline dönüşür. Kazıklar yumuşak kum ve çamur tabakasını
delerek daha sert olan kile kadar batar.
6 yüzyıl önce Venedikliler kendilerini karadan gelebilecek saldırılara karşı önemli akarsuların yönünü değiştirerek korumuştur. Bu akarsuları lagüne doğru yönlendirmişler ve böylece şehrin etrafını sularla kaplamasına izin vermişlerdir.
Dönelim
Venedik ve Maske adlı konumuza.
Ünlü
Venedik Karnavalı…
Ortaçağdan
kalma bir gelenekmiş.
Karnavalın
tarihi 13. yüzyıla uzanıyormuş.
Simgesi:
Maske.
Kadın
ve erkekler için bir özgürlük aracı, geçici de olsa sosyal statüyü, cinsiyeti,
kimlik kavramını ortadan kaldıran sihirli bir değnekmiş.
Eskilerde
genelde suçlular, yüzünde yara olan hastalar veya umutsuz âşıklar kullanırmış
ve onlar için oldukça yararlı olurmuş.
Düklerin
ve yargıçların, halkın arasına karışarak, olaylar hakkında onlardan direkt
bilgi toplamalarına olanak sağlayan bu gelenekmiş.
Bir
maske neleri yapabiliyor veya yaptırabiliyorlarmış.
Ben
resim de yaptığımdan daha mı bir farklı gözle baktım.
Sanki
her maske bir tabloydu.
Muhteşemdi.
Nazan Şara
Şatana
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder