30 Ekim 2017 Pazartesi




Eski Dosta Merhaba


nazanss.blogspot.com





Hepinizin olmuştur. Mümkün değil ki aksi. Bir yerlerde uzun süre yaşamışsınızdır, bir yerlerde uzun süre çalışmışsınızdır. Orası sizin gibidir. Hani sahibi gibisiniz ve sizde kalacak ya da siz orada kalacak sanırsınız.
Sadece sanırsınız. Zaman geçer zalimce sonra bir gün!
Beyhude hayale kapılmayın. Siz çok olmuştur oradan gideli, aylar yıllarla uğraşmış durmuştur. Arada meraklardasınız aklınıza geldiğinde, çok da hatıraları varsa, büyük üzüntüleri de, büyük sevinçleri de orada yaşamışsanız, hayatınızın hani derler ya mihenk taşı işte sizin hayatınızda mihenk taşı gibi bir yerde ise!

Ben Antalya’dayım. Bu sefer geldiğimde her zaman olduğu gibi Kemer yine burnumda tüttü. Hem de ne güzel misk amber kokuları içinde hatırlattı kendini. Gidilmeli diye düşünüyordum ki Elif imdadıma yetişti.
Bir tesisten genel müdürlük teklifi vardı, İstanbul’da birkaç kez telefonla görüşmüşlerdi. Demez mi?

“Oraya gideceğim görüşmeye ne dersin geliyor musun?”
Allah… Nasıl gelmem. Fatihcan üç aylıktı ben Kemer’e merhaba dediğimde çalışmak ve yaşamak üzere. Hep tesiste yaşadığımız için evimiz oluyordu orası da haliyle… Şimdi oğlum yirmi bir yaşında… Kemer’e nasıl müptela olmayayım. Bunca zamanın hatrı, güzelliği özlemi var…
Gittik. Eski sevgiliye hasret modelinde ben heyecanlıyım. Durmadan hiç durmadan konuşuyorum:
“Burası değişmiş, bunu neden yapmışlar? Bu benim zamanımda başlamıştı, bunu ne zaman yapmışlar hiç haberim olmadı… Buraya yeni bir tesis açılmış, vay - vay - vay çantaya bak misali şaşkın devam ediyorum.
“Bu bina ne zaman buraya devasa şekilde dikildi, ben o kadar oldu mu gelmeyeli?”
“Olmuştu. Ne yazık ki!
Hayranlıklarımla sonunda Kemer’de son çalıştığım tesisin önünden geçiyorduk ki;
“Dur bakalım, ben eski yarenime bir selam vereyim.”
Kapısının önünde oturdum, biraz içeri gider gibi oldum, biraz döner gibi. Hatıralar gözlerimin önünde dansta, sözler kulağımda…
Duygular karma karışık.
Bu bana iyi mi geldi, kötümü anlayamadım. Sonra düşündüm.
“Nasıl kötü gelsin! Özlem vuslata dönüştü ise iyi gelmiştir. Ben oradan ayrıldığımdan beri hiç içine girmedim. Yokluğumuzda:

“Hangi rüzgârlar esmiş, eserken güzellikleri iz olarak mı bırakmış, yoksa bizim yaptığımız güzellikleri esip yok mu etmiş.”

Söz veriyorum bir dahaki sefere sizlere oradan yazacağım…

Güzel, mutlu tatiller diliyorum.


Nazan Şara Şatana

nazanss.blogspot.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder