19 Ekim 2017 Perşembe


Büyük Millet Meclisi


nazanss.blogspot.com




Dünyanın birçok ülkesinde, başkentlerindeki meclis binalarını görmüşümdür.
Nedeni benim Türk olmamdan mı kaynaklanır, yoksa bizim meclis binamız gerçekten muhteşem midir bilemem!
Bildiğim, uzun Ankara yıllarımda da, şimdi misafir olarak bulunduğum esas şehrimde gezerken de; ona bakarken farklı gördüğüm, heybetinden etkilendiğim, mimarisine hayran olduğum, azametinden gururlandığım bir yer olması!
Gerçekten öyle.

Buna mutlaka isminin büyük olması da etkilidir.
Buna mutlaka binada olan isimler etkilidir.
Buna mutlaka oranın neresi olduğunu bilmem de etkilidir.
Bir Cumhuriyet kadını olmamda mutlaka, Büyük Millet Meclisini gördüğüm zaman ona uzun – uzun bakmamı gerektiriyordur.

Uzun yıllardan onu seyrettim.
Ne güzel bir seyirdi.

Orada resimler çektirdim.
Oradaki havayı uzunca kokladım.

Ankara’da kar vardı.
Beyazlıklarda her tarafa beyaz kır çiçekleri gibi, beyaz bulutlar gibi serpelenmişti, buda gerçekten hoştu.

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM), Türkiye Cumhuriyeti'nin 23 Nisan 1920'de kurulan ve ulusal egemenliğe sahip yasama organıdır.

Türk siyasi tarihinde parlamento
Türk siyasi tarihinde ilk parlamento Osmanlı döneminde İstanbul'da Dolmabahçe Sarayı'nda yapılan törenle 19 Mart 1877'de açıldı.
Bu meclis Kanuni Esasi'ye göre
"Meclis-i umumi" olarak adlandırılmıştı.
"Ayan meclisi" ve
"Meclis-i Mebusan" olmak üzere iki kısımdan oluşan bu meclis, ilk oturumunu 20 Mart 1877 tarihinde Sultanahmet'teki İstanbul Üniversitesi binasında yaptı. Kısa süren bu meclis 93 Harbi nedeniyle dağıldı.
Daha sonra yapılan ikinci genel seçimlerin ardından 18 Aralık 1877'de yeniden açılan meclis, Kanuni Esasi'nin verdiği yetkiyle padişah II. Abdülhamit tarafından 14 Şubat 1878'de kapandı.

1908'de bir seçim kanunu dikkate alınarak ilk seçim yapıldı. Seçme yaşı 25, seçilme yaşı 30 olan bu seçimlerde vergi ödeyenler oy kullanabiliyordu.
17 Aralık 1908'de yeniden açılan meclis, İstanbul'un işgali'ne kadar açık kaldı.
Üç yıl sonra ise İstanbul'da ilk kez bir ara seçim yapıldı. Osmanlı Devleti'nin I. Dünya Savaşı'ndan yenilgiyle çıkmasından sonra bu meclis Mondros Ateşkes Anlaşması sonrasında İstanbul'un işgali nedeniyle 20 Aralık 1918'de resmen kapandı.

TBMM'nin kurulması
Ana madde: TBMM 1. dönem milletvekilleri listesi Mustafa Kemal Atatürk önceden beri Meclis-i Mebusan'ın İstanbul'da değil, Anadolu'da toplanmasını istemekteydi. İşgal altındaki İstanbul'da meclisin tehlikede olduğu savunuyordu. Atatürk'ün bu düşüncesine karşın Heyet-i Temsiliye'nin yaptığı toplantılarda meclisin İstanbul'da toplanması fikri ağır bastı. Meclisi Mebusan üyelerini belirlemek için Ali Rıza Paşa hükümeti döneminde seçimler yapıldı. Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti üyeleri seçimlerde başarılı oldu ve Heyeti Temsiliye, seçilen milletvekillerinin Meclis-i Mebusan'da "Müdafaa-i Hukuk" adında bir grup oluşturmasını istemekteydi. Buna karşın Meclis-i Mebusan'da böyle bir grup kurulamadı.

Atatürk, kendisinin Meclis-i Mebusan'ın başkanı seçilmesini ve Anadolu'da süren hareketin yasal olarak tanınmasını istiyordu. Ancak 18 Mart 1920'de İngiliz işgal kuvvetleri Meclis-i Mebusan'daki Heyeti Temsiliye milletvekillerini tutukladı ve sürgüne gönderdi.

Bu tutuklamalardan sonra 18 Mart 1920'de Meclis-i Mebusan kapandı. Atatürk, bunun üzerine Heyet-i Temsiliye'yi temsilen meclisi Ankara'da toplanmaya çağırdı ve 21 Nisan 1920'de yayınladığı bir bildiri ile meclisin 23 Nisan 1920'de toplanacağını duyurdu.
23 Nisan Cuma günü Hacı Bayram Camii'nde kılınan Cuma namazının ardından dualar ile meclis açıldı. Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti ve Meclis-i Mebusan üyelerinden oluşan 324 milletvekili ile kurulan meclis, zorluklar nedeniyle 115 milletvekili ile açıldı.
Aynı gün gerçekleşen toplantıda meclis adının

"Türkiye Büyük Millet Meclisi"
olmasına karar verildi.

23 Nisan 1920 tarihinde, Parlamento geleneklerine göre, en yaşlı üye olan Sinop Milletvekili Şerif Bey (d. 1845), Başkanlık kürsüsüne çıktı ve konuşma yaparak Meclis'in ilk toplantısını açtı.

“Bu Yüksek Meclisin en yaşlı üyesi sıfatıyla ve Allah'ın yardımıyla milletimizin iç ve dış tam bağımsızlık içinde alın yazısının sorumluluğunu doğrudan doğruya yüklenip, kendi kendisini yönetmeye başladığını bütün dünyaya ilan ederek,
Büyük Millet Meclisi'ni açıyorum…”

Bu açış konuşmasında, millî egemenliğe dayalı yeni Türk parlamentosunun adı da "Büyük Millet Meclisi" olarak konulmuştu. Bu ad herkesçe benimsedi. Daha sonra Atatürk'ün tüm konuşmalarında yer aldığı şekliyle ve ilk kez 8 Şubat 1921 tarihli Bakanlar Kurulu Kararnamesinde de yazılı olarak,
"Türkiye Büyük Millet Meclisi" (TBMM) adı kalıcılık kazandı.

TBMM, 24 Nisan 1920 günü yaptığı ikinci toplantısında Mustafa Kemal Atatürk'ü meclis başkanlığına seçti. Atatürk, kendi öncülüğünde kurulan TBMM'nin başkanlığını Cumhurbaşkanı seçildiği gün olan 29 Ekim 1923 tarihine kadar sürdürdü.(alıntı)


Sizlere resmi bir yazıyı aktardım.
Gerçekten Büyük Millet Meclisine gittiğim için mutlu oldum, gururlandım.

Bir kez daha bu topraklarda doğduğum için Rabbim’e şükürler olsun dedim…



Nazan şara Şatana


nazanss.blogspot.com



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder