Padişah’ı Kanuna Şikâyet
Etmiş.
nazanss.blogspot.com
Bazen
darda kalırsınız, sıkılırsınız, bunalırsınız. Bir çözümü vardır da çözümü
yapacak kişiye nasıl gideceksiniz. Belki de ondan şikâyetçisiniz!
Belkide
ona onu şikâyet etmeniz gerekecek!
Bunu
nasıl yapacaksınız?
Bilmiyorsunuz.
Sizi dinler mi? Dinlese bile siz hak verir mi?
Siz
kendinizi, derdinizi nasıl anlatacaksınız?
Size
hak vermezse sonunuz ne olur?
Bütün
bunları göze alabilecekmisiniz?
Almak
gerekir.
Hakkını
aramak gerekir.
Cesur
olmak gerekir.
Bazen
şart olan gözü karalıktır, bazen şart olan o hamleyi yapmaktır.
Kanuni
Sultan Süleyman, Budin seferinden dönüyormuş. Ordu ile birlikte zahmetli bir
sürü yollardan geçmişler. Bir tarladan geçmek zorunda kalmışlar. Tarlanın
sahibi köylü rahatsız olmuş. Bir anda karar vermiş, En önde giden Kanuni Sultan
Süleyman’ın atının önüne bir şey fırlatmış. At ürkmüş. Kanuni Sultan Süleyman
atı zor sakinleştirmiş.
Tabi
muhafızlar hemen köylüyü yakalamışlar, padişahın huzuruna çıkarmışlar.
Kanuni
çok sinirliymiş.
“Derdin
nedir de böyle yaptın?” demiş.
Köylü
oldukça sakin derdini anlamaya başlamış.
“Biz
fakir köylüleriz hünkârım. Askerlerinizin bazıları yeni ektiğimiz tarlalardan
geçtiler. Tarlaları mahvettiler. Ya bu zararı ödersiniz ya da sizi şikâyet
ederim.”
Kanuni
şaşırmış.
“Peki,
bizi kime şikâyet edeceksiniz?” demiş.
Köylü
yine oldukça kararlı konuşmasını sürdürmüş.
“Siz
Kanuni değil misiniz?”
“Kanuniyim.”
“Sizi
kanuna şikâyet ederiz.”
Kanuni
Sultan Süleyman öylece kalmış, köylüye bakmış. Sözleri hoşuna gitmiş. Adamın
cesareti hoşuna gitmiş. En çokda kendinin kendine şikâyet edilmesinden
hoşlanmış. Şunu anlamış ki halkı onun kanunlarını biliyor. Biliyorki doğru olan
neyse Kanuni Sultan Süleyman onu yapar. Biliyorlarki onun için Padişah Süleyman’a;
Kanuni Sultan Süleyman denilmiş.
Hemen
emretmiş. Zararlarını hesaplattırıp ödetmiş.
Bu
anlatı çok hoşuma gitti.
Öyle
olmalı, yürekli olmak bazen zarar getirmez, böyle yarar getirir.
Burada
önemli olan bence şikâyet edeceğiniz insanı hele ona kendi ile derdinizi
söyleyecekseniz!
Onu
iyi tanımanızın gerektiğidir.
Köylü,
Kanuni’yi tanıyormuş.
Onun
Kanunlarının ne olduğunu, nasıl adil biri olduğunu biliyormuş.
Burada
bence alınacak ders; cesur olmak kadar akıllı olmak, kime ne söyleyeceğimizi
iyi tartıp biçtikten sonra söylememizin gerektiğidir.
Sizleri
bilmem, ben öyle düşünüyorum…
Nazan Şara
Şatana
nazanss.blogspot.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder