2 - Kadın
Kadın annedir,
Anne her şeydir.
Sorgulayalım ama düşünerek.
Aniden, birden, hemen, tamamlanarak karar
vermeyelim.
Enine
boyuna misali hareket edelim.
Önce
neymiş, ne anlatılıyormuş, sebep diyelim.
Bir
güzel düşünelim o zaman. Osmanlı döneminden söz edelim. Ne dersiniz? Alımlı,
çalımlı hatta iyi de eğitimlilerden bahis edelim.
Hikâyeyi şöyle başlatalım.
Hikâyeyi şöyle başlatalım.
Fransız
kız mektebi yeni açılmış.
Saygın,
itibarlı ailelerin birazda asri düşünce yapısında olanların kızları gidebiliyor
bu mektebe.
Buradakilerin
babaları da okumuş.
Kimi
devlette görevli, kimi devletlûda…
Bir
yerlere gelmek için, çaba yalnız başına yetmediğinden onlarda o zamanlardaki
şartlarda nerede okumaları gerekmişse orada okumuşlar, ya da bu günün deyimiyle
eğitimlerini almışlar.
Yani
eğitilmişler.
Medreseye mi gitmişler yoksa Darülfünun’da mı okumuşlar bilemem!
Medreseye mi gitmişler yoksa Darülfünun’da mı okumuşlar bilemem!
Bu
zamanları ile alakalı bir konu! Ama ufukları açılmış ki, kızlarını eğitim
alsınlar diye böyle okullara yani mekteplere göndermişler.
Bunlar
eğitimin temelini bilip takdir edenlerin gidebildikleri yol.
Bunun tersini yaşayan ve hisseden hatta düşünenler için öyle değil tabi.
Bunun tersini yaşayan ve hisseden hatta düşünenler için öyle değil tabi.
Onlar
her zamanki gibi kendi düşüncelerinin başkalarında da olduğunu sanarak
korkmaktalar.
Kızlarını
okutmaktan, onların bilinçlenmesinden, bilginin fazlalığında kendilerindeki
azlıkları görmelerinden, isteklerinin artmasından,
Akıllıca
olmalarından, her denilene eyvallah demeyeceklerinden!
Onlar
ne bu okullardan hoşlanmışlar,
Ne
de bu okullara gidenlerden ve onları gönderenlerden.
Bu
onların sorunu, bizim ne konumuz, ne de derdimiz.
Biz
onları düşündüğümüzde tabi anlayamadığımızdan kaynaklığından bir bilmezdeyiz.
Onlar
o kötü düşüncelerdekiler.
Bu
onların problemi…
DEVAM EDECEK
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder