Nazan Şara Şatana’nın
Topkapı Şifresi
Kitabından:
Mektup;
Birer bardak ıhlamur daha koydular. Fatihcan
birkaç ince dilimlenmiş limon ilave etti bardağına. Bir süre sessizce
oturdular. Fatihcan ilk sessizliği bozan oldu.
“Fatih Sultan Mehmet sizin için ayrı bir yeri
olan sultan. Benim adımı o yüzden koymuşsunuz bunu biliyorum.”
Babaannesi torununa bir süre baktı. Bir şeyler
düşünüyordu. Sonra yavaşça kalktı. Konsolun çekmecelerinden birinden sırma
kaplı ahşap bir kutu çıkarttı.
İçinden ipek küçük mendile benzeyen bir
bohçanın içinden bir zarf çıkarttı.
Zarfı aldı biraz önce oturduğu yere torunun
karşısına oturdu.
“Sana isminle ilgili bir şey okumak istiyorum.”
Fatihcanhan meraklanmıştı.
“Hayırdır inşallah merak ettim.”
Zarfın içinden çıkardığı sararmış kâğıdı bir
süre inceledi. Fatihcanhan yazıların Arapça olduğunu görmüştü. Sultan
babaannesi bir süre yazıya baktı.
Mektup:
“Sultanım,
Tanrı kullarını yaratırken onları birbirinden ayırt etmeden eşit olarak
yaratmıştır. Bu bir gerçektir. Bir gerçek daha vardır. Asil Asalet. Bizler ve
bizlerin nesli bu konuda şanslıyız. Bütün sıkıntılarımıza, vatan
hasretliğimize, yaban elleri vatan toprağı sanmamıza ama hiçbir zamanda buralar
bizim memleketimiz diyemediğimiz hallerimize rağmen bir gün öldüğümüzde de
mezarlarımızın kuvvetle muhtemel bir Hıristiyan toprağı üzerinde olacağına ve
şanslı isek o mezarlığın Müslümanların yattığı yerde yatabileceğimizin uygun
görülmesi olacaktır.
Asaletin
bedeli ağırdır.
Bunu
en çok takdir edenlerden biri sensin, bunu çok iyi bilirim ve hep takdir
etmişimdir.
Asalet
bizatihi önemlidir.
Asalet
sadece geldiğin yerden kaynaklanmaz ona ilaveten hal hareketler sürdürdüğün örf
ve adetler ve hiçbir zaman kökenini inkâr etmeyip ihmal de etmemekle olur.
Bizler Dünyanın yarısına hükmetmiş, Osman oğullarının soyundanız. Bizler
Bilhassa Fatih sultan Mehmet Han’ın soyundan gelmekteyiz. Niye fatih Sultan
Mehmet han diyorum biliyorsunuz. Çünkü Osman oğullarında çok şehzadedeler,
kadın ve erkek sultanlar oldu. Bunların hepsi tahta çıkıp padişah olamadılar.
Ne
mutlu bize ki bizim soyumuz İstanbul’u fethetmiş, Fatih adını almış. Mehmet
Sultan Han’dan gelmektedir.
Ey
benim kıymetli, benim için fevkalade değerli olan sultanım. Benim zatıâlinizden
bir istirhamım olacaktır.
Biz
sizinle iki oğlumuzda mecburiyetten olsa gerek ecdadımızın adını koyamadık. Ben
derim ki ilk torunumuza Fatih adını koyalım. Eğer bu mektubu okuyorsan ben
hakkın rahmetine kavuşmuş olacağım ki doğacak torunum canım olacaktır. Han
ilavesini de ilk kullanan sultan Fatih Sultan Mehmet Han’ olduğu için. İlk
torunumun adını; ‘Fatihcanhan’ koyulmasını arzu ederim. Allah analı babalı
büyütsün. Ömrü uzun olsun. Sağlıklı ve mutlu olsun. Hayırlı bir evlat iyi Bir
Osmanlı iyi bir şehzade olsun.
Benim
güzel Sultanım. Allah’a emanet ol.”
Sultan babaanne mektuba bir süre daha
baktı.
Topkapı Şifresi kitabımdan bir alıntı…
Nazan Şara Şatana
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder